İtalya yazılarının hazırlıkları sürerken geçen aylarda gittiğim ancak yazılarını hazırlayamadığım Moleskine Detour sergisinden biraz bahsetmek istiyorum. Ve sizler için çektiğim 50 adet özel Moleskine Fotoğrafını beğeninize sunuyorum. Sergiyi kaçırmış olanlar için söyleyeyim, neredeyse yarıdan fazlasının fotoğrafını çektim :-)
Sergi Santral İstanbul’da gerçekleşti.
Londra, New York, Paris ve Berlin’den sonra İstanbulda da açılan Detour sergisi, dünyaca ünlü çağdaş sanatçıların, kendi tasarımlarıyla kişiselleştirdikleri Moleskine defterlerinden oluşan eşsiz bir koleksiyon sunuyor.
Moleskine nedir ? Wikipedia’dan alıntı.
Moleskine defterlerinin neredeyse iki yüz yıllık bir geçmişi bulunmaktadır. İnsanların akıllarında tutmak istedikleri ayrıntıları yazmaları gerektiğinde kullandıkları ufak tefek, siyah vinil kapaklı, sarı yapraklı, basit ve sade görünümlü defterlerdir. 1986 yılında üretimi durdurulmuş -fakat bir süre sonra yeniden üretilmeye başlanmış- olan bu defterlerin bu kadar sevilmesinin bir diğer nedeni de Picasso ve Van Gogh gibi isimlerin bunları ellerinden düşürmemiş olmalarıdır.
Fransızların “Moleskin”, İtalyanlarınsa “Moleschino” dedikleri bu akıl defterlerinin ilk olarak nerede doğduğu bilinmiyor. İlk olarak esin perisini kaçırmak istemeyen Fransız şairler için çıkarıldığı sanılıyor.Bugün İtalya’da, Modo & Modo firması tarafından üretilen bu defterler, geçtiğimiz yüzyılda suya dayanıklı mürekkebin doğuşuna da neden olmuş. Moleskine sahipleri, yazılarını yağmura karşı bu mürekkeplerle korurken, kaybetme ihtimaline karşı defterlerinin ilk sayfasına geri getirene verecekleri ödülü yazarlar.
İsminin de çağrıştırdığı gibi, çağdaş düş gücünün göçebe, dolambaçlı ve şaşırtıcı güzergâhına adanmış bu gezici ve karma sergi 22 Mayıs ile 21 Haziran tarihleri arasında santralistanbul’da izleyicileriyle buluştu. Dünyanın her yerinden ünlü tasarımcı ve sanatçılar da; kendi Moleskine defterlerine yansıyan yaratım süreçlerini ve tasarımlarını bu sergide sanat tutkunlarıyla paylaştılar.
Detour sergisi, sanatçıların düş güçlerini; Moleskine yaprakları üzerindeki eskiz, çizim, yazı, not, nota, fotoğraf ya da tasarımlarını; sanatseverlerin dokunup, hissedebilecekleri yeni bir sanat deneyimine dönüştürmekte. Sürekli yer değiştiren Detour, uğradığı kentlerle yakın ilişkide olan yaratıcı yerel sanatçıları da kendine çekerek, yolculuğunu sürdürmekte. Detour, İstanbul’da uluslararası üne sahip 50 civarında yazar, ressam, film yönetmeni, grafik tasarımcı, mimar ve illüstratörün defterlerini İstanbullularla buluşturdu. Biz de şanslı bir şekilde bu moleskine defterlerini görme fırsatını bulduk.
Karim Rashid, Ron Arad, Han Tümertekin gibi dünyaca ünlü sanatçı, tasarımcı ve mimarların Moleskine defterlerinin yanı sıra genç türk modern sanatçıların da hazırladığı Moleskine defterler gerçekten çok ilgi çekiciydi. Resim ve çizim yapmayı, fotoğraf çekmeyi, yazmayı, özgürce yaratmayı seven herkese adanmış olan myDetour sergisinde ise, gelecek vadeden genç yetenekler, sanatçı adayları veya Moleskine tutkunlarının yarışmayla seçilen defterleri sergilenmekteydi.
