Geçen hafta cumartesi günü Londra‘da evimize yakın olan King’s Road üzerinde geçirdik. Burası Sloan Square metro durağında indikten sonra sırtınızı metroya verip sola doğru yürüdüğünüzde karşınıza gelen uzun cadde. Bu cadde de bir çok cafe ve alışveriş merkezi bulunmakta.
We spent our last Saturday on the King’s Road that is close to our house in London. Here is the long street when you get off at Sloan Square metro stop and give your back to the metro and walk to left side. There are lots of cafes and shopping malls.
Bizim gitmemizin sebebi cumartesi günleri burada açık bir yemek pazarı kurulması ve her milletten kişilerin stand açarak değişik yemekler sergilemesi idi.
Our reason to go was that there is an open food bazaar on Saturdays and from every nations, people come here and sell exhibit different foods.
Bir sonraki gün; ki daha sonra yazacağız; Bricklane ve Liverpool tren istasyonu civarını ve Flower market‘i yani çiçek pazarını gezdik.
The other day; which I will write later; we visited Flower market, Bricklane and Liverpool train station and around.
Burada aslında oturmak istediğimiz ve bahçesi güzel olan yer Saatchi & Saatchi gallery olmasına rağmen haftasonu ve bol güneşli olması sebebiyle yer bulamadık.
Actually, here we wanted to sit down at Saatchi & Saatchi gallery since it has a beautiful garden, but because it was weekend and it was sunny, there was no spare spot.
King’s Road‘da ara sokaklar inanılmaz güzel evler, araçlar ile harika bir yaşam alanı sunan bir düzene sahip. İnsan’ın gerçekten sokakları gezdikçe gezesi geliyor.
On the King’s Road, the side streets are full of with amazing houses and cars that makes a beautiful life environment and an order. You really have to see around.
Bu bölgede kiralar hayli yüksek ve bazı evler onlarca milyon pound’a satılabiliyor. (Evet deniz görmeden ve boğaz’a bakmamasına rağmen.)
Here in this area, the rents are quite high and some of the houses could be sold to millions. (Yep, even though having no view)
Gezimiz boyunca bir havuçlu kek alıp onu kemirerek dolaştık. Daha sonra ise birşeyler içmek için Bluebird Cafe‘ye girdik. Çok sesli, gürltülü ama fiyatları uygun ve rahat bir kafe.
During our tour, we took a carrot cake and just ate it. After that, we went to Bluebird Cafe to get something to drink. It is really a noisy place but the prices are reasonable.
Bu cadde üzerinde özellikle kitapçıları gezmenizi öneririm. Bir zamanlar John Lennon’un üstü açık arabası ile gezdiği ve modanın Londra‘da en öne çıktığı yer olduğu ve mankenlerin buralarda gezdiklerini öğreniyoruz.
I strongly recommend you to visit the bookstores on this street. We learnt that those areas were the places where John Lennon was travelling with his runabout car and all the mannequins were taking tours here.
Gene uzun zaman önce ünlülerin yaşadığı Cheyne Road‘u gezdik. Bu bölge nehrin hemen yakınında ve gene çok güzel.
We also visited Cheyne Road where the celebrities used to live long ago. This area is near the river and again so beautiful.
Akşam hava serinledi ve yürürken üşümeye başladık. Londra her daim insanları şaşırtan bir yer. Havası, insanları, evleri, yaşamı, düzeni ve bürokrasisi ile bizleri 2. haftada şaşırtmaya devam ediyor.
In the evening, it get chilly and started to get cold. London is a place where surprise people every time with its weather, people, houses, life, order and bureaucracy.
Tags: King’s Road Gezisi, Londra Gezisi, Sloan Square, Bricklane, Liverpool, Flower Market, Saatchi & Saatchi, Bluebird Cafe, Cheyne Road